Hristiyanlıkta Neden İbadet Günü Pazar?
Hristiyanlıkta ibadet günü olarak pazarın seçilmesinin kökeni, doğrudan İsa Mesih’in dirilişine ve erken kilise uygulamalarına dayanır. Yahudilikte Şabat (Cumartesi) kutsal gün olarak kabul edilirken, Hristiyanlar neden ibadetlerini pazar günü yapmayı tercih etti? Bu sorunun cevabı hem teolojik hem de tarihsel bağlamda ele alınmalıdır.
1. İsa Mesih’in Diriliş Günü
Hristiyan inanışına göre, İsa Mesih çarmıha gerildikten sonra üçüncü gün, yani haftanın ilk günü olan pazar sabahı dirildi:
“Haftanın ilk günü sabah çok erken, hazırladıkları baharatları alarak mezara gittiler. Taşı mezarın girişinden yuvarlanmış buldular.” (Luka 24:1-2)
Bu olay, Hristiyan imanının temel taşıdır. Diriliş, Mesih’in Tanrı’nın Oğlu olduğunun en büyük kanıtı ve günahların bağışlanması ile sonsuz yaşamın garantisidir. Hristiyanlar, bu büyük olayı anmak için ibadet günlerini İsa’nın dirildiği gün olan pazara kaydırdılar.
2. Elçilerin Dönemindeki Uygulamalar
İlk Hristiyanlar, Yahudi oldukları için başlangıçta Şabat gününü (Cumartesi) kutsal saymaya devam ettiler. Ancak zamanla İsa Mesih’e iman edenler, ibadetlerini pazar gününe kaydırmaya başladılar. Yeni Ahit’te bunun örneklerine rastlarız:
“Haftanın ilk günü [pazar], ekmeği bölmek için bir araya geldik.” (Elçilerin İşleri 20:7)
Burada, ilk Hristiyanların haftanın ilk günü, yani pazarda bir araya gelerek Efkaristiya’yı kutladıkları görülmektedir.
Ayrıca Pavlus, Korintlilere yazdığı mektupta, sadakaların da haftanın ilk günü toplanmasını istemektedir:
“Haftanın ilk günü herkes kazancına göre bir miktar para ayırıp biriktirsin. Öyle ki, yanınıza geldiğimde para toplamaya gerek kalmasın.” (1.KORİNTLİLER 16:2 )
Bu ifadeler, ilk kilisenin pazar gününü ibadet günü olarak kabul ettiğini göstermektedir.
3. Yahudi Şabat’ından Ayrılma Süreci
İlk Hristiyan topluluklarının çoğu Yahudi kökenliydi ve başlangıçta sinagoglarda Şabat ibadetlerine katılmaya devam ettiler. Ancak, Hristiyanlık Yahudilikten ayrı bir kimlik kazanmaya başladıkça ibadet günü de değişti. Yahudi liderlerin Hristiyanlara yönelik baskıları arttıkça ve sinagoglardan dışlandıkça, Hristiyanlar kendi topluluklarında toplanmaya başladılar.
Özellikle Roma İmparatorluğu içinde Yahudilere yönelik baskılar, Hristiyanları Yahudi Şabat’ından uzaklaştırarak pazar gününü ibadet günü olarak daha da pekiştirdi.
4. Pazar Günü “Rab’bin Günü” Olarak Anılması
Erken dönem kilise babaları da pazar gününü özel bir gün olarak vurgulamışlardır. Örneğin, 2. yüzyılda yaşamış olan Hristiyan yazar İgnatius (Antakyalı İgnatius), pazar gününü “Rab’bin Günü” olarak adlandırır ve bu günde Hristiyanların ibadet etmeleri gerektiğini belirtir.
Ayrıca, erken dönem Hristiyan metinlerinde de pazar gününün Hristiyanlar için kutsal olduğu vurgulanır. Efkaristiya ayinlerinin bu günde topluca gerçekleştirildiği görülmektedir.
“Rab’bin günü bir araya gelin, ekmeği bölün ve şükran sunun.”
Bu ifadeler, pazar gününün Hristiyanlar için erken dönemlerden itibaren kutsal kabul edildiğini gösterir.
5. Roma İmparatorluğu ve Konstantin’in Etkisi
MS 313 yılında İmparator Konstantin, Milano Fermanı ile Hristiyanlara ibadet özgürlüğü tanıdı. MS 321 yılında ise pazar gününü resmi tatil ilan etti. Ancak bu karar, pazar gününün Hristiyanlar arasında ibadet günü olarak kabul edilmesinden çok sonra alınmıştır.
Yani, pazar gününün kutsal kabul edilmesi Roma’nın bir dayatması değil, zaten erken Hristiyan toplulukları arasında yerleşmiş bir uygulamaydı.
Sonuç
Hristiyanlıkta ibadet gününün pazar olmasının temel sebepleri şunlardır:
• İsa Mesih’in diriliş günü olması
• Elçilerin ve ilk kilisenin pazar günü ibadet etmesi
• Hristiyanların Yahudi Şabat’ından ayrılması
• Pazar gününün “Rab’bin Günü” olarak anılması
• Tarih boyunca kilise babaları tarafından pazar gününün vurgulanması
Bu nedenlerden dolayı Hristiyanlar, haftanın ilk günü olan pazarı ibadet günü olarak benimsemiş ve bu gelenek günümüze kadar devam etmiştir.

Yorumlar
Yorum Gönder