Vaftiz
Vaftiz, Tanrı’nın kurtuluş tasarısının ayrılmaz bir parçasıdır. Nuh tufanıyla bağlantısı 1. Petrus 3:18-22 ayetlerinde belirtilmiştir. Nuh ile ailesi geminin içinde güvenli biçimde tanrısız insanları yok eden sular tarafından yeni bir dünyaya ulaştılar. Yargıdan hiçbir zarar görmediler. Günahın yargılanması onların kurtuluşunu güvence altına aldı. Benzer bir biçimde Hristiyanlar da günahın yargısını üstlenen Mesih sayesinde güvendedirler. Kendisinde günah bulunmayan İsa Mesih, günahkar insanın yerine ölmüş ve insanı günahın mahkûmiyetinden kurtarmıştır. Böylece Tanrı ile insan arasında günahtan ötürü oluşan duvar kalkmış, insan Tanrı’ya ulaşabilmiştir; imanlılar artık yeni yaratılışın bir parçası olarak diri Mesih’in egemenlik sürdüğü yeni bir dünyada yaşamaktadırlar. Nuh tufanı, bunun ilk örneğidir ve vaftiz ile bağlantısı yeni bir yaşama geçiştir. Petrus’un uyardığı gibi, vaftiz bedenin kirden arınmasını değil, Mesih’in ölümü ve dirilişini anlatır. Kişinin söz konusu olan yeni dünyaya geçişi Mesih’in ölümü ve dirilişine olan kişisel inancıyla gerçekleşir. Vaftiz artık yeni bir antlaşmaya tâbi olduğumuzu ve bu antlaşmanın sağladığı bereketlere kavuştuğumuzu anlatır. Tanrı’nın İbrahim’le yaptığı antlaşmanın işareti sünnettir; vaftiz de Hristiyan için aynı işleve sahiptir. Romalılar 4:11 ayetinde sünnetin bir işaret olduğu belirtilir. Sünnet ve vaftiz konusundaki en açık bağlantı Koloseliler 2:11-12 ayetlerinde görülür. Her ne kadar bu ayette söz konusu olanın Kutsal Ruh vaftizi mi, yoksa suyla vaftiz mi olduğu tartışılsa da, anlatılmak istenen konu, vaftizin elle yapılmayan, Mesih’in gerçekleştirdiği ruhsal sünnet olduğudur. Bu ruhsal sünnetin fiziksel görüntüsü de İsa Mesih’e iman edenlerin vaftizidir.
İsrail’in Mısır’dan çıktıktan sonra vaat edilmiş topraklara giderkenki çöl yolculuğu ile vaftiz arasındaki bağlantı 1. Korintliler 10. bölümde görülmektedir. İsrail halkının özel ayrıcalıkları vardı ama onlar bunu hiçe sayarak Tanrı’nın yargısına maruz kaldılar. Pavlus bundan ders almak gerektiğini söylüyor. Vaftiz bütün ruhsal ayrıcalıkları tanımlayan bir anlama sahiptir. İmanlılar bu noktada İsrail’in hatasından ders alıp bu ayrıcalıklara sahip çıkmalı, günahtan uzak durmalıdır. İncil’de vaftiz, ilk kez Vaftizci Yahya’nın Yahudileri tövbeye çağırıp suyla vaftiz ettiğini belirten ayetlerde geçer. Yahya günahların bağışlanacağını vaat ederek halkı tövbe etmeye çağırıyordu ve bu vaadi günahların bağışlanması için yaptığı ‘tövbe vaftizi’ ile mühürlüyordu (Matta 3:1-2,5-6; Markos 1:4). Kendisinden sonra gelecek ve Kutsal Ruh’la vaftiz edecek olan kişiyi müjdeliyordu; bu kişi, Kutsal Ruh’un görünür bir biçimde üzerine indiği kişi olacaktı (Yuhanna 1:30-34). 1Ko.12:13 (ayrıca örn. Romalılar 6:3-4; Galatyalılar 3:27; Koloseliler 2:11-12) ayetinde Kutsal Ruh ile vaftiz bağlantılıdır. Kutsal Ruh vaftizde etkindir, vaat edilen armağan da Kutsal Ruh’tur (Elçilerin İşleri 2:38). İsa Mesih de, yeni antlaşma dönemi imanlılarının ilk örneği olmak üzere vaftiz olmuştur. O’nun vaftizindeki bir önemli nokta da Oğulluk’tur ve görevi için meshedilmesidir. Oğul olarak ayrıcalıklara sahip İsa Mesih’in adıyla vaftiz olan herkes bu ayrıcalıklara ortak olur (Galatyalılar 3:26-27); Mesih’le bir olur, diğer imanlılarla da (her imanlının Mesih’le bir beden olmasıyla bağlantılı olarak) bir beden olur (1Ko.12:13). Vaftizde Mesih’le ‘birleşmek’ (Romalılar 6:5) ya da Mesih’i ‘giyinmek’ söz konusudur (Galatyalılar 3:27). İman eden herkes Kutsal Ruh sayesinde tümüyle bağışlanır (Elçilerin İşleri 2:38; Titus 3:4-6), yeniden (Tanrı’dan) doğar, Tanrı’nın Egemenliği’nin bir üyesi olur (Matta 28:19; Elçilerin İşleri 8:16; 19:5; Romalılar 6:1-11; 1Korintliler 12:13; Galatyalılar 3:26-27).
Bütün bu kutsamalar şeklen vaftiz olunmadan değil, Rab’den kaynaklanır ve Rab’be güvenerek sürdürülen bir iman yaşamıyla etkisini gösterir. Romalılar 6:1-11 ayetlerinde, imanlının kutsal bir yaşam sürme sorumluluğu işlenir. Elçi Pavlus, vaftizin Mesih’in ölümünde ve dirilişinde O’nunla özdeşleşmek olduğunu, bu nedenle Hristiyan için günahlarının bedelinin ödenmiş sayıldığını ve doğrulukla sürdürülecek yeni bir yaşamın başladığını bildirir (Romalılar 6:4). Pavlus kendi yaşamının bu gerçeğin bilinciyle nasıl şekillendiğini anlatır: Rab’bin sözlerine güvenmeye ve bedel ödemeye razı olmanın sonucu olarak her gün kendini günaha karşı ölü ve Tanrı için diri saymaktadır (6:11). Kutsamalar Hristiyan’ın yaşamında vaftizden dolayı kendiliğinden gözükmeye başlamaz. Vaftiz bu kutsamaların inanlının yaşamında güvence altına alınmış olduğuna ilişkin Tanrı için yapılan bir tanıklık eylemidir. Bu nedenle vaftiz, hem İsa Mesih’in çarmıhta sağladığı kurtuluşla (yani geçmişle) hem imanlının Mesih sayesinde sahip olduğu ayrıcalıklarla (şimdiyle), hem de imanlının sahip olduklarına karşı sorumluluk olarak sürdüreceği pak iman yaşamıyla (gelecekle) ilişkilidir. İsa Mesih’e imanını sözleriyle de ikrar ederek açıklayan herkesin vaftiz olması buyrulur (Matta 28:19; Markos 16:16). Kornelius dışında, Tanrı’nın vaftiz olacak kişilerin adlarını tek tek bildirdiğine dair örnekler İncil’de yer almaz (Elçilerin İşleri 10:46-47). İmanlılar topluluğu, çoğunlukla Simun’un vaftizinde olduğu gibi (Elçilerin İşleri 8:13), kişi iman ettiğini açıkladıktan sonra suyla vaftiz eder. Vaftiz töreninin uygulanma şekliyle ilgili bir buyruk yoktur. Bazı topluluklar, iman eden kişiyi kısa bir bilgilendirme sürecinden geçirdikten sonra vaftiz eder, bazıları imanını ikrar eder etmez, bazıları ise kişi belli koşulları yerine getirdikten sonra; bazıları bebekken, bazıları yetişkin ve bilinçli haliyle olunması gerektiğini savunur. Yine de ne olursa olsun bir başkasının gerçekten iman edip etmediğini bilebilmek hem mümkün değildir hem de bunun net bir yargısında bulunmak insana düşmez; Tanrı’dan başka kimse yürekleri okuyamaz.
Vaftiz etme yöntemleriyle ilgili de farklı yorumlar bulunmaktadır. Bazı topluluklarda kişi suya bütünüyle batırılıp çıkarılır. Bu görüş vaftizin Grekçesi olan baptizo sözcüğünün etimolojik anlamından (suyla yıkama, suya daldırma) destek alır. Bazı topluluklarda ise, kişi yüze su serpilerek vaftiz olunur veya alnına bir miktar su dökülür. Kutsal Ruh vaftizi ise ‘batırılmayı’ değil, ‘doldurulmayı’ anlatır (Yeşaya 32:15; Hezekiel 36:25-27; Elçilerin İşleri 2:33).
Yorumlar
Yorum Gönder